sentence
stringlengths 8
26.6k
|
---|
Söz konusu kazıların ışığında höyükte Erken Neolitik Çağ'dan Bizans Dönemi'ne kadar, romen rakamı ile tanımlanan on tabaka belirlenmiştir. |
Buna göre IX. |
tabakalar Anadolu kronolojisine göre Erken Kalkolitik Çağ'a, VI. tabaka da Erken Kalkolitik Çağ'a MÖ 5. binyıl, V. tabaka Güneydoğu Avrupa'nın Vinča kültürü'ne benzer buluntulardan dolayı MÖ 5. binyılın ikinci yarısına, mezarlık olarak kullanılmış olan IV. tabaka ise Geç Kalkolitik Çağ'a tarihlenmektedir. |
Tabakalanma yeniden eskiye şu şekilde sıralanmaktadır. |
Buluntular. |
En üst tabakada yer alan Bizans Dönemi mezarlığında gömü armağanları nadirdir. |
Ele geçen kemer tokası gibi az sayıdaki buluntunun değerlendirilmesiyle mezarlığın MS 6.-7. yüzyıllara tarihlendiği ileri sürülmektedir. |
Erken Kalkolitik Çağ'a tarihlenen tabakalardaki mimari, Trakya ve Marmara Bölgesi'ne özgü ahşap malzeme ağırlıklı yapılarıdır. |
Dal örgü ve pise (dökme kerpiç) tekniğiyle yapılmıştır. |
Mimari yapıların incelenmesiyle ilk yerleşimin elli hanelik bir köy yerleşimi olduğu sonucuna varılmıştır. |
Evler, birbirinden ayrı, 4-5 x 6 metre boyutlarında dörtgen planlı tek odalı evlerdir. |
Kazı başkanı ve ekibi bu tür yapıların en fazla yirmi yıl ayakta kalabileceğini belirtmektedir.. |
Bu tabakalarda ele geçen bitki ve kemik kalıntılarından yerleşmede sığır, keçi, koyun ve domuz yetiştirildiği, tahıl ve sebze tarımı yapıldığı, avcılığın küçük bir öneme sahip olduğu anlaşılmaktadır. |
tabakada evlerin taban yapısı hakkında bilgi edinilebilmektedir. |
Tabandan gelecek nemi bloke etmek için zeminden biraz yukarıda dal ve direklerden bir taban örülmüş, bunun üstü kalınca bir balçık tabakasıyla kaplanmıştır. |
Evlere, duvara bitişik bir tarz sundurmadan girildiği düşünülmektedir. |
Birbirine bitişik yapılan evlerin bir çeşit hudut yapı sistemi oluşturduğu belirtilmektedir. |
Bu hudut sistemini köy meydanında tutulan yaşam stoklarını korumayı amaçladığı düşünülmektedir. |
Ilıpınar X – VII tabakalarında, ahşap üstü çamur sıvama tarzı yapıların yanı sıra büyük olasılıkla doğal kil yataklarından kesilen büyük kil dilimlerinden yapılan duvarlara da rastlanmıştır. |
Bu yapı malzemesi, çamurun samanla karıştırılması, kalıba dökülmesi ve güneşte kurutulmasıyla yapılan kerpiçe bir geçiş evrimi olarak görülebilir. |
Diğer ifadeyle Ilıpınar, kerpice geçişin sürecini vermektedir. |
Ilıpınar VI. tabakada ise kerpiç, tek inşaat malzemesi haline gelmiştir. |
tabakada elliye yakın mezar bulunmuştur. |
Ölülerin çoğu genç yaşta ölen yetişkinlerle çocuklar ve bebeklerdir. |
Buna göre az sayıda insanın yaşlanma olanağı bulduğu düşünülmektedir. |
Gömütler, basit toprak mezarlara hocker tarzında (bacaklar karna çekik) gömülmüştür. |
Bazı mezarlarda gömüt armağanı olarak tunç bıçak ve balta bulunmaktadır. |
Mezarların otuzunda çanak çömlek olarak gömüt armağanı yer almaktadır. |
Bu gömüt armağanlarını oluşturan çanak çömlek, Marmara Bölgesi yüzey araştırmalarında pek rastlanmayan, bölgeye yabancı bir mal grubudur. |
Radyokarbon tarihleme yöntemiyle mezarlar, dolayısıyla bu mal grubu MÖ 4. binyıl sonlarına tarihlenmektedir. |
tabaka çanak çömleğinin Erken Vinča kültürüne dayandığını belirtilmekte ve kazı başkanınca MÖ 5. binyılın ikinci yarısına tarihlenmektedir. |
Değerlendirme. |
Ilıpınar Höyüğü kazıları, Trakya ve Marmara Bölgesi arkeolojisinde son derece önemli bir dönemin aydınlatılmasında geniş malzeme sağlamıştır. |
En önemli katkılarından biri Fikirtepe Höyüğü'nün tarihlendirilmesinde kesinliğe ulaşılmasındaki payıdır. |
Ilıpınar kazılarında arkeolojik araştırmaların yanında Bursa İli'nin doğa tarihi de araştırmalara konu olmuş, jeomorfolojik çalışmalarla her türlü bitki ve hayvan kalıntılarının, polenlerin incelenmesi sağlanmıştır. |
Bölgenin doğa tarihine ilişkin bu araştırmalar ilk olarak Ilıpınar Höyüğü kazılarıyla başlatılmıştır. |
Bu araştırmalar, göreceli kronoloji ile tarihlendirilen Fikirtepe ve Temenye Höyüğü (Pendik) konusunda kesin tarihlendirmeye olanak sağlamıştır. |
Esasen Ilıpınar, Menteşe Höyüğü, Marmaracık Höyük, Barcın Höyük Fikirtepe Kültürü'nün yayılma bölgesi olarak kabul edilmektedir. |
Radyokarbon tarihleme yöntemi, IX. tabaka için MÖ 4.900, VIII. tabaka için MÖ 4.900 – 4.750, VII. tabaka için MÖ 4.750, VI. tabaka için ise MÖ 4.750 – 4.550 tarihlerini vermektedir. |
Öte yandan Jacob Roodenberg, ana toprağın 40 cm. yukarısında yer alan evlerin yaklaşık 8 bin yıl eski olarak hesaplandığını belirtmektedir. |
Tomasz Frankowski ( d. 16 Ağustos 1974 , Białystok), eski forvet mevkiinde forma giyen Polonyalı millî futbolcudur. |
Millî takım. 28 Nisan 1999'de Polonya'nın Çek Cumhuriyeti ile oynadığı hazırlık maçında görev yapmıştır. |
İstatistikler. |
Millî takım golleri. |
Tomasz Frankowski (hat-trick): 12', 63', 66' Tomasz Frankowski (2 gol): 18', 38', |
Oppland (Norveççe: "Oppland fylke"), Norveç'in ortasında yer alan bir eyalettir. |
Yüzölçümü 25.192 km² olan eyaletin 2012-Ocak nüfusu 187 147'dir. Sınırlarında toplam yirmi altı belediye bulunan Oppland'in dört kenti Gjøvik, Lillehammer, Fagernes, Sel/ Otta'dır. |
Lillehammer merkez belediyesidir. |
Tarihçe. |
Demir Çağında Oppland'ın bulunduğu bölgede küçük krallıklar kurulmuştur. 1781 yılında bölge "Kristians Amt.(valiliği)" olarak adlandırılmıştır. 1919 yılında “yukarı ülke” anlamına gelen "Uppload" olarak adlandırılmıştır. 1950 yılında "Oppland" olmuştur. |
Arma. 1989 yılında resmen onaylanan arma yeşil zemin üzerindeki iki "Pulsatilla vernalis" (Pasque bahar çiçeği) ve üç yapraktan oluşmaktadır. |
Üç yaprak “Land”, “Hadeland” ve “Toten” ovalarını simgelemektedir. |
İki çiçek ise “Valdres” ve “Gudbrandsdalen” vadilerinden doğmaktadır. |
Coğrafya. |
Sør-Trøndelag, Møre og Romsdal, Sogn og Fjordane, Buskerud, Oslo, Akershus ve Hedmark eyaletleri ile komşu olan Oppland, Norveç'in iç bölgesinde yer almaktadır. |
“Galdhopiggen” (2469 m.) dağı en yüksek dağıdır. |
“Glittertind” (2464 m. buzul seviyesinden) dağı diğer bir yükseltisidir. |
Gausdal sınırlarında yer alan “Ormtjernkampen” en küçük ulusal millî parktır. |
“Gudbrandsdalslågen”, 204 km ile eyaletin en uzun nehridir. |
Mjøsa 365 km² alanıyla Norveç'in en büyük, ayrıca deniz seviyesinden 123 metre derinliğiyle “Hornindalsvatnet”'ten sonra Norveç'in ve Avrupa'nın en derin gölüdür. |
Randsfjorden Norveç'in dördüncü büyük ve Oppland'in en büyük ikinci gölüdür. |
Deniz seviyesinden 135 metrede bulunur ve 139.2 km² bir alana sahiptir. |
Maksimum derinliği 120 metredir. |
Belediyeler. |
Oppland Eyaleti'ne bağlı toplam 26 belediye bulunmaktadır: Kaynakça. |
Antônio Conselheiro (Türkçe anlamı "Danışman Antônio"; d. 13 Mart 1830 - ö. 22 Eylül 1897), gerçek adı Antônio Vicente Mendes Maciel, Brezilyalı bir dini lider, vaiz, Canudos köyünün kurucusu ve Canudos İsyanı'nın lideri. |
Liderlik ettiği isyanda 15.000 kişi ile birlikte öldü. |
Kastamonu İli, 1920'den beri Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) temsil edilmektedir. |
TBMM'de 3 milletvekilliği ile temsil edilen Kastamonu İli'nde tek seçim bölgesi vardır. |
Canudos Savaşı (1896-1897) Brezilya Devleti ile Canudos sakinleri arasında gerçekleşti. |
Savaşın nedeni, merkezi otoritenin onayı dışında bölgeye yerleşen 30.000 yerleşimcinin burada merkezi otoriteye karşı isyan ederek bağımsızlıklarını ilân etmek istemeleriydi. |
Büyük bir Brezilya kuvveti köyü istila ederek neredeyse tüm halkı katletti. |
Bu savaş Brezilya'nın en kanlı iç isyanı olarak tarihe geçti. |
Canudos'un yıkımı. |
Baskı, federal hükümeti yeni bir sefer hazırlamak zorunda bıraktı. 2 Ekim 1897 tarihinde kuşatma altındaki bölge bombardımana tutuldu. Çoğu çocuk ve kadın binlerce sivil bombardımanda öldü. |
General Arthur Oscar de Andrade Guimarães komutası altındaki 3 tugay ve Monte Santo'ya bağlı birliklerle birleşerek büyük bir ordu oluşturuldu ve şehrin hemen yakınına karargâh kuruldu. |
Savaş bakanın katılımı ile ordu daha da büyütüldü. 8 piyade taburu ve 2 topçu taburu ile birlikte makineli tüfek ve güçlü bir Whitworth 32 (halk tarafından, "Matadeira" yani "Katil" lakaplı) dahil olmak üzere havan ve obüs gibi büyük topçu, 3.000 kişilik kuvvet eklendi. |
Şehir tamamen yok edildi. |
Sağ kalan insanların birçoğu sürüldü tecavüze uğradı. |
Rusalka Çek besteci Antonín Dvořák tarafından hazırlanmış üç perdelik bir operadır. |
Operanın librettosu, Çek şair Jaroslav Kvapil (1868–1950) tarafından Çek yazarları Karel Jaromír Erben ve Božena Němcová tarafından yazılmış peri masallarından uyarılarak hazırlanmıştır. |
Rusalka operasının prömiyer temsili Prag'da 31 Mart 1901 de yapılmıştır. |
Prömiyer temsilde başrolde soprano Ruzena Maturova'da bulunmaktaydı. |
Bu eser Prag'da çok popüler oldu ve bu popülerliği ile Çekçe konuşulan ülkelerde hemen yayıldı ve bundan sonra da dış ülkelerde opera evleri repertuvarlarına girdi. |
Türkiye'de prömiyer temsili Antalya Operası tarafından verilmiştir. |
Rusalka operasının 1. |
Perdesinde bulunan "Aya şarkı (Měsíčku na nebi hlubokém)" çok kere ayrı bir konser parçası olarak sunulmakta ve tek başına ses kaydı yapılmaktadır. |
Bu aryanın keman için de aranjmanı yapılmıştır ve birkaç sinema filminde bu keman parçası arka müziği olarak kullanılmıştır. |
Hazırlanma. |
Bu eser için şair Kvapil, Erben ile Němcova'nın peri masallarından uyarlayarak bir opera librettosunu bir besteci bulmadan önce hazırlamıştır. |
Bu peri masalları daha önce hazırlamış olduğu " Princessa Pampeliška" adlı tiyatro oyununa benzemekte ve o zamanda Avrupa'da çok ilgi çeken Hans Christian Andersen'in Küçük Deniz Kızı ve Friedrich de la Motte Fouqué'un "Undine" adlı masalları gibi "acıklı, modern peri masalı" niteliği taşımaktaydı. |
Libretto 1899'da tamamlanınca Kvapil bunu besteleyecek bir müzisyen aramaya başladı. |
Kendi tanıdığı besteciler diğer projeler üzerinden uğraşmaktaydılar ama ona tanımadığı besteci Dvořák'in yeni bir opera projesi aradığını bildirdiler. |
Gerçekten Dvořák Erben'in eserini önceden bilmekteydi ve 1896-97'de onun halk balladları şiirlerini senfonik şiir olarak bestelemişti. |
Dvořák librettoyu okudu, beğendi ve hemen hızla bestelemeye koyuldu. |
Bestenin ilk versiyonunu 22 Nisan 1900'da bitirdi ve son versiyonunu Kasım ortasında hazır etti. |
Rusalka operası Prag'da Milli Tiyatro'da 31 Mart 1901'de ilk olarak temsil edildi. |
Bu Prömiyer temsilde Rusalka rolünde soprano Ruzena Maturova ve orkestra şefi Karel Kovařoviç idi. |
Konu özeti. |
"Göl kenarında bir çayırlıkta" Gol kenarında üç peri kızkardeş Rusalka gölünün hakimi olan Su Cini Vodnik'i alaya alırlar. |